|
 |
|
İÇERi GElin |
|
|
|
|
|
 |
|
Dost Şiirleri |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Dost Şiirleri
DOST DEDİĞİN
Dost dediğin
Dostun yüreğinden geçeni bilmeli
Dost dediğin
Dostunu karşılıksız sevmeli
Dost dediğin
Verecekse almadan vermeli
Dost dediğin
Yüreği kan ağlarken, dost için gülmeli
Dost dediğin
Kara toprak gibi sadık kalabilmeli
Dost dediğin
Sığınacak yerin yoksa kucağını açabilmeli
Dost dediğin
Güne sıcak bir güneş olup doğabilmeli
Dost dediğin
Geceye parlayan yıldız olabilmeli
Dost dediğin
Sırtını yasladığın asırlık bir çınar
Dost dediğin
Gerektiğinde bir kalkan olabilmeli
Dost dediğin
Kahpe kurşuna göğsünü siper yapabilmeli
Dost dediğin
Velhasıl dost olduğunu bilmeli
Dost dediğin
ÖYLE DOST.. ÖYLESİ DOST
dost
uzakta
gurbet ellerinde
dost
mızrabı
gönül tellerinde
dost
sevgi de
paylaşım da
dost .
Geçmişi yaşasak o yıllarda yeniden
Seninle düşsek şöyle Boğaz'a
Kalender'e binsek eski köprüden
Akşamın nefesi inmeden suya...
Bir başkaydı o yıllar, her şey bambaşka
İnsanlar bir başkaydı, doğa bambaşka
Sevgiler içtendi, yapmacıksız, saf, temiz
Bir başkaydı o yıllar, her şey bambaşka...
" Köprüdeki insanlar oltaları salmışlar
Akşama istavrit var, çapari salkım salkım.
Az ötede sandalla ağ atan balıkçılar
Martılarla yarışıp nafaka avlıyorlar.
Önümüzden geçeni…
Dur ! Yadırgama hemen.
Yandan çarklı o işte,
Sahilbent onun adı.
Zarif görüntüsüyle süzülüp giden Halâs
Üsküdar'dan başlayıp bulacaktır Kavak'ı...
İçinde bildik yüzler kibar bir tebessümle
Selâmla sarılırlar saygı dolu sohbete.
Şu mahcup delikanlı belli ki çok sevdalı.
Ön sırada oturan o yemyeşil gözlere.
Yanaşılan iskele yaşadığımız yerdi.
Şu kahkaha taşan yer İsmet'in Meyhanesi. "
Ah ! O eski Kuzguncuk nasıl değişti böyle
Ne kadar köhneleşti ! Sanki silinmiş gibi...
İlk aşkımla ilk defa buluştuğum iskele
Tanınmaz halde şimdi, kimlerin eseri bu ?
Dostlarla toplanılan o eski çınar altı
Keyif vermez bir halde, nerde eskinin tadı ?
Vazgeçtim yolculuktan, koş inelim burada
Görmeye dayanamam bir sonraki durağı
Eski Beylerbeyi'ne ağıt yakmamak için
Dönelim bir taksiyle, gözlerimiz kapalı...
Bir başkaydı o yıllar, sana gösterecektim
Yüreğim elvermedi sen de kahrolma diye.
Ah ! O eski günleri bir daha bulmak için
Çok şeyleri bırakır, dönerdim ben geriye.
Bir başkaydı o yıllar her şey bambaşka
Balık ekmek başkaydı, doğa bambaşka
Sevgiler değişikti, yapmacıksız, saf, temiz
Dostluklar pek sıcaktı, semtler bile bambaşka...
Günay Tulun
|
Ben giderim adım kalır,
Dostlar beni hatırlasın.
Düğün olur, bayram gelir,
Dostlar beni hatırlasın.
Can bedenden ayrılacak,
Tütmez baca, yanmaz ocak,
Selam olsun kucak kucak,
Dostlar beni hatırlasın.
Açar solar türlü çiçek
Kimler gülmüş, kim gülecek
Murat yalan, ölüm gerçek,
Dostlar beni hatırlasın.
Gün ikindi akşam olur,
Gör ki başa neler gelir,
Veysel gider, adı kalır
Dostlar beni hatırlasın
Aşık Veysel
|
Biz haber etmeden haberimizi alırsın,
yedi yıllık yoldan kuş kanadıyla gelirsin.
Gözümüzün dilinden anlar,
elimizin sırrını bilirsin.
Namuslu bir kitap gibi güler,
alnımızın terini silersin.
O gider, bu gider, şu gider,
dostluk, sen yanı başımızda kalırsın
Nazım Hikmet
|
|
|
|
|
|
|
Bugün 17 ziyaretçi (23 klik) kişi burdaydı! |